17 Mayıs 2013 Cuma

Kayınvalidemin Büryanı

Yöresel lezzetlerde yeni bir bölgeye geçtim. Makedonya, Üsküp göçmeni, ağa kızı kayınvalidemin bana öğretebildiği bir yemeği sizlere anlatacağım bugün: Büryan.

Aslında özel günlerde kocaman tepsilerde, kuzuyla yapılırmış ama özellikle Türkiye'ye göçtükten sonra bu hiç olmamış. Artık tavukla yapılabilmiş ancak. Ne büyük fırınlar kalmış ne de sahip olunan sürülerden seçilebilecek besili kuzular...

Bu noktada anlatırken kendisinin güldüğü ama ben anımsadığımda hep ağlamaklı olduğum karpuz anısını sizlere aktarmadan geçemeyeceğim. Kayınvalidemlerin geniş arazileri varmış, zaten mübadele ile gelmemişler. Yugoslavya, Tito idaresine geçince ve ürünlerinin yarısına bir bakıma el koyunca, geçinemeyiz kaygısı oluşmuş. Köydeki herkes Türkiye'ye göçmüş. Mallarını değerinden satmak şöyle dursun, bir bakıma bırakıp gelmişler. Sene 1956.

Birkaç aile bir çatı altında yaşamaya başlamışlar. Kayınvalidemin kayınbabası karpuz satın alıp eve gelmiş bir gün. Kayınvalidem ve eltisi, tek başına yere bırakılmış karpuza bakıp bakıp gülüşüyorlarmış. Ya kabak çıkarsa, tek karpuz; bildikleri bir şey değilmiş. Onlar at arabasıyla taşırlarmış bostandan meyve sebzelerini. İçimden o zaman, oh olsun, bırakıp gelir misin mis gibi sosyalist düzeni desem de, varlıktan darlığa düşmek zor iş.

Bu anekdotu da paylaştıktan sonra büryan için gerekli malzemeleri vereyim:

1. Bir bütün tavuk
2. Yarım kilo pirinç
3. İki iri boy soğan
4. Tavuğu haşlarken, tane karabiber, tuz, limon, defne yaprağı, sarımsak, bir soyulmuş soğan, bir havuç, bir soyulmuş patates ve göz kararı su kullanıyorum ben. Kışın kereviz yaprağı, yazın maydanoz da koku açısından  hoş oluyor.
5. Yarım çay bardağı sıvı yağ

Önce tavuğu parçalara ayırıp güzelce yıkıyoruz. Düdüklü tencereye bu tavukları ve 4. maddede verdiğim malzemeyi ekliyoruz. Düdüklü tısladıktan sonra en fazla 10 dakikada tavuk pişecektir. Dikkat çok pişirmeyin, çünkü sonra fırınlanacak.

Pirinci iyice yıkayıp süzdükten sonra, tuzlu ılık suda 15-20 dakika bekletirim ben. Artık sizin yönteminiz nasılsa siz öyle yapın.

Genişçe bir tavaya iki iri soğanı yemeklik doğradım ve ekledim. Sıvı yağda soğanları öldürdüm ve pirinci ekledim. Pirinçler kristalleşene kadar kavurdum. Pirinçleri derin bir fırın tepsisine yaydım. Haşlanmış tavuk parçalarını üzerine dizdim. Pirinçlerin üzerini bir parmak kadar geçecek şekilde tavuk suyunu süzerek döktüm. 180-200 derecelik fırında yaklaşık 45 dakikada pirinçler pişti. Eh tavuklar zaten pişmişti.

Özel davetlerde yaptığım çok bereketli bir yemektir. Elde edilen tavuk suyu çok ve lezzetli olduğundan kalanından çorba yaparım ben bir de.  Hatta suya kattığım artık artık olmuş sebzelere(4. maddedekiler) ekmek ufalayıp biraz et ve kemik ekler mahallenin kedişlerine de bir kedi büryanı veririm her seferinde. Onlar bu durumdan çok memnun en azından.

Denerseniz afiyet olsun, denemezseniz de böyle bir yemeğin varlığından haberdar olmuş oldunuz. Haberdar olanlar tekrar anımsadılar, o da iyi.

Not: Dikkat ettiyseniz Arcopaller kullanılmadı. Göz zevkinizi yormak istemedim.

Bambolika in the Kitchen
17.05.2013
Ankara










Hiç yorum yok:

Yorum Gönder